Anasayfa > Şiirden Sızan İnce Ka n

Şiirden Sızan İnce Ka n (Tam Metin)

“intiharın en güzel başlangıç kitaplara intiharın ne güzel”  Mahzun Doğan Sanırım hepimiz başkalarının acılarından beslenmeyi seviyoruz. Yoksa bu yargı fazla genelleyici ve suçluluk duygumla dolu mu olur? Bunu söylerken kendi ruh haliyetimi mi yansıtıyorum yoksa Freudyen tabirle? Emin olsaydım ben başkalarının acılarıyla beslenmeyi seviyorum diye itiraf edebilirdim. Ama bundan da emin değilim.

Devamı

Şiirden Sızan İnce Ka n (Müntehir ve Maktul Şairler Üzerine Günceler) 51. Son Bölüm

Ve ararken yakalandım Kayıp otobüsünde Kendi resmimi  Zafer Ekin Karabay Karabay’ın şiiri toplumsal sorunları es geçmeyen onları derinden yaşayan bir şiirdir. Çünkü insan hem ülkededir hem de ülkedir ve Kuytuda Unutulan şair “Kendi başına yetim, yetim başına kederli bir ülkedeyim./ Belki çıkmaz bir sokaktır yüreğim” der. Suskunluk Ülkesinde İhtilalden yanadır: “Her insan bir ülkedir/

Devamı

Müntehir ve Maktul Şairler Üzerine Günceler 50

Bir Huylanışın Öyküsünde Çiçek’in epilepsi hastalığının izini görürüz: “süreli nöbetlerle/ köpükten giysiler biçip ağızlara/ çarpmalarla geliyordu sara”[1]. Sağcı şairin Canlar şiirinde ise solcu esintiler; sol söylemin literatürü hakimdir sanki. “umut kesilmiyorsa dostlarım” der bu şiirde Çiçek “kesip/ barikatlar kurarak kangrenli gövdemizden/ şurda güneşe ne kaldı”[2] Oysa Satranç Dersleri şiirinde reddettiklerinden

Devamı

Müntehir ve Maktul Şairler Üzerine Günceler 49

Aslına bakılırsa İlhami Çiçek’in intihar edip etmediği tartışmalıdır. İlhami Çiçek’in ölümü hakkında açıklanmış resmî bir rapor olmaması, bu konuda süregiden bir tartışmaya neden olmuştur. Ölümü hakkında görüş bildirenlerden bir kısmı, şiddetli bir epilepsi nöbeti esnasında aklî melekelerini kaybederek pencereden atladığı üzerinde; diğer bir kısmı ise intiharı amaçlayarak pencereden atlamış olduğu

Devamı

Müntehir ve Maktul Şairler Üzerine Günceler 48

SON demiştim büyük bir mutlulukla. Çünkü artık ölümlerin ve ölülerin arasında gezinmekten yorulmuş; bunalmıştım . Yazının başından ayrılınca kafamda bu metinle ilgili cümlelerin gezinmesinden; metinle ilgili tasarıların sürekli kafamı meşgul etmesinden; nihayet artık sadece bu metni bitirme hayaliyle yaşamaktan sıkılmıştım. Bu yüzden ‘son’ deyince rahatlamıştım. Dört ay önce başladığım yazı bitmişti

Devamı

Müntehir ve Maktul Şairler Üzerine Günceler 47

“İşte sustular – ve yeniden öksüzleşiyor ruh ve doğa Çünkü yok artık onları dile getirecek kimse…”  Nikolay Rubtsov  1971 yılında Sovyet şair Nikolay Rubtsov bir cinayete kurban gider. 1936’da doğan şair bir köylünün öksüz çocuğudur. Fabrika işçiliği yapmış, gemilerde çalışmıştır. “Şiirlerinde yurt ve doğa sevgisi öne çıkar ve yoğunluk kazanır: şiiri, Tyutçev ve

Devamı

Müntehir ve Maktul Şairler Üzerine Günceler 46

1944 yılında Abde’de Macar şair Miklos Radnoti Nazi güdümüne girmiş bulunan ülkesinde faşistlerce öldürülecektir. 1909 yılında Budapeşte’de doğan şair ortaokul öğretmenliği yapmıştır.  Önceleri Fransız şiirlerinden etkilenen Radnoti’nin şiiri daha sonraları siyasal bir içerik kazanacak ve şiirlerinde faşizmin acımasızlığı ve insanca yaşama arzusu izlekleri öne çıkacaktır. “Ekloklar; Eşe Mektuplar; Zoraki Yürüyüş;

Devamı

Müntehir ve Maktul Şairler Üzerine Günceler 45

1939 yılına geldiğimizde insan öğütme sırası ikinci dünya savaşına gelmiştir. Savaşın öğüttüğü insanlar arasında şairler  de olacaktır pek tabii. Acı olan bu şairlerden Boris Smolenski’nin babasının da Büyük Temizlik sırasında kurşuna dizilen tanınmış bir gazeteci olmasıdır. Rus Şair 1941 yılında savaşta bir çatışmada Karolya’da hayatını kaybetmiştir. 1921 yılında Nikolaev’de doğmuş

Devamı

Müntehir ve Maktul Şairler Üzerine Günceler 44

Faşizmin başka bir kurbanı da bir sanat ikonu olan Federico García Lorca olacaktır. Aynı zamanda oyun yazarı, ressam, piyanist ve besteci de olan İspanyol şair Lorca, 19 Ağustos 1936’da henüz İspanya İç Savaşı’nın başlangıcında 38 yaşında iken Franco’nun sivil muhafızları tarafından öldürülmüştür. Şair, 5 Haziran 1898’de İspanya’nın Granada bölgesindeki Fuente

Devamı