Harry Harlow, anneyle çocuk arasındaki bağın oluşumuyla ilgilenmiş ve çocuğun yiyecek ve rahatlık ihtiyaçlarının görece önemini değerlendirmeye çalışmıştır. Bir dizi ünlü ama etik olmayan deneyler yapmıştır. En bilineni yeni doğmuş bebekleri annelerinden ayırıp laboratuvar ortamında yapay annelerle büyüttüğü deneyidir (Jarette,2013).
İki sahte anneyle gerçekleştirilen Yapay Anne Deneyi’nde sahte annelerin kafası bir maymunu çağrıştırır. Bedenleriyse tel silindirden oluşur. Sahte annelerden biri üzerine, yumuşak bir doku sarılır, böylece metalin sertliği kamufle edilir. Diğer sahte annenin bedeni çıplak bırakılır, fakat bu maket anneye bir biberon yerleştirilir. İki maketinde arkasında açıldığında ısı sağlaması amaçlanan ampuller vardır (Soysal, Bodur, İşeri ve Şenol,2005). Amaç, yavru maymunun hangi sahte anneyi seçeceğini görmektir. Rahat, konforlu ve nispeten sıcak anneyi mi tercih edecektir yoksa, biberonlu anneyi mi?
Yavru maymunlar, biberonlu anneyi sadece karınları acıktığında tercih ederler. İşleri bitince yumuşak anneye geri dönerler. Harlow burada bebek maymunların zamanlarının büyük bir bölümünün beslenme ihtiyacını karşılamasa da bezden yapılma annede geçirdiğini görmüştür. Maymunlar, henüz tanımadıkları bir odaya yerleştirildiklerinde, korkuyla yumuşak anneye sarılırlar ve çevreyi gezecek kadar rahatlayınca, sahte anneden ayrılıp odayı gezerler. Daha sonra tekrar sahte ve yumuşak anneye geri dönerler. Maymunların tepkisini ölçmek için, bazı durumlarda, odaya hiçbir sahte anne yerleştirilmez.
Bu durumla karşılaşan yavru maymunlar korkuyla donakalır, yere çöker, baş parmağını emer ve ağlar. Bu maymunlara, telden anne verilse bile, anneyi yok sayarlar. Yavru maymunlar, katı yiyecek tüketebilecek kadar büyüdüklerinde, sahte ve yumuşak anneden ayırılıp, üç gün yalnız yaşayacakları bir başka bölüme nakledilirler. Tekrar sahte ve yumuşak annenin yanına yerleştirildiklerinde, hemen sahte anneye sarılır ve yabancı bir odada olsalar bile, etrafı gezmek için sahte anneden ayrılmazlar.
Harlow, buna dayanarak, dokunsal güven arayışının, keşfetmekten (ya da meraktan) daha güçlü olduğu sonucuna varır. Sadece tel annedeki biberon kullanılarak beslenen yavru maymunlarda, sindirim sorunları görülür. Bu maymunlar, yumuşak anneden beslenen maymunlara oranla daha sık isal olmaktadır.
Böylece Harlow, dokunsal güven bulunmadığında, maymunların psikolojik gerginlik yaşadığı sonucuna varır. Harlow, bebek maymunların yiyecek ihtiyacı kadar temel olan temas rahatlığına da ihtiyaç duyduklarını göstermiştir. Bunu yaparken davranışçılar ve psikanalistler arasında popüler olan ve bebeğin annesine içgüdüsel beslenme ihtiyacını tatmin ettiği için bağlandığını ileri süren ‘çıkarcı sevgi’ bağlanma teorisine meydan okumuştur.
Kaynakça:
Jarette, C. (2013). 30 saniyede psikoloji. Çin: Caretta.
Soysal, A. Ş., Bodur, Ş., İşeri, E., ve Şenol, S. (2005). Bebeklik dönemindeki bağlanma sürecine genel bir bakış. Klinik Psikiyatri, 8, 88-99.
Delightful!