Son yazıyı yazdığımdan sanki seneler geçmiş kendimi daha yaşlı hissediyorum. Son yazımı yazdığımda antalyada güneşlendiğimi hatırlıyorum elimde soğuk biram yanımda eski arkadaşlarım gözümde gözlüklerim vardı, ama bu sefer camdan bakıp kar görüyorum. Hava eksi 5 derece. Ördekler hüzünlü, asık suratla donmuş nehirin üzerinde kayarak nasıl yemek yiyeceklerini düşünüyorlar.
Yanımdaki insanların konuşmasını anlayamıyorum. Yabanı olduğum bir dille konuşuyorlar. Ee Hollandaca bilmiyorum ya ondan. O yakar güneşin yüzüme vurduğu an bana soğuk suyu uzatan çingenelerden haber yok artık musluktan su içiyorum. Herkes sabahları vaktinde uyanıp işini yapıyor, zamanında yemeğini yiyip bisikletleri görünce gaz pedalına değil frene basıyor. herşey düzenli herşeyin belli zamanı ve mekanı var.
Ama birşeyler eksik sanki, yazmak için yeterince motivasyon bulamıyorum, Sizlere şarkı çevirmek için yeterince hüzünlü şarkılar dinlemiyorum bu aralar. Haberleri, özellikle de Orta doğunun haberlerini pek takip etmiyorum dolayısıyla uzağım o atmosfer’den. Sürekli yorumlarınızı, maillerinizi isteklerinizi alıyorum aslında ama üzülerek söylemem lazım zaman bulamıyorum eskisi kadar.
Yine de güzel arkadaşlarımız sitemizde yazmaya devam ediyorlar ve bu harika birşey ben yokken sitenin ölmesini engellediler. Hiç bir zaman yazmayı bırakmayan Barış beye teşekkür etmem gerekiyor buradan. Bugün uzun zamandan beri ilk yazımı yazdım ve umarım iyi bir geri dönüş olur hepimiz için. Yazmak için zaman yaratmaya çalışacağım. Sizlere yani değerli okurlarımızadan her zaman yanımızda olduğunuz için teşekkür ediyorum. Siz olmasanız bu sitenin anlamı kalmaz.
Hepinizi seviyorum
Gümüş Diş