5 yaşında uslu duracağıma söz vermem bir oyuncak sahibi olmama yetmiyor, aynı zamanda gerçekten uslu da durmam isteniyordu. Çünkü insanlar bana olan güvenlerini kaybettiğinden artık icraat görmek istiyorlardı. Bu yaşıma kadar ebeveynlerimin ve etrafımda olan herkesin burnundan fitil fitil getirmiş, insanların üstüne bile işemiştim. Çünkü uslu durmayı gerçekten bilmiyordum. Neydi yani ? Oyuncaklarımla oynamayınca ve gün boyu dev kolçaklı koltukta Heidi ,He man izleyince uslu durmuş mu oluyordum ? 6 Yaşında ilk kez bu bünyede uslu durma denemeleri yapılmaya başlandı sevgili okuyucu. Bir gün soru sorulmadıkça konuşmamayı ve lazım olmadıkça koltuktan kalkmamayı başardım. Günün sonunda anneme “Anne fark ettin mi ? Bugün hiç konuşmadım” deyince “Afferim sana sen hep böyle uslu ol ben o oyuncağı alırım sana” dedi. Artık büyümüş ve koca abla olmuştum. Hem nasıl uslu durulacağını öğrenmiş, ortamlarda yaşıtlarıma yukarıdan bakmaya başlamıştım. Boru muydu ? Uslu duruyorduk işte ! Zaman içinde komşu çocuklarına tavsiyeler ve taktikler vermeye başladım. Herkes peşimdeydi ve kısır günlerinde herkes beni konuşuyordu. “Asil ne kadar uslu gör gör” diyorlardı beni parmakla gösterip. Evet lanet olası pislik buradayım ve ne kadar usluyum ! Zaman içinde ortamlardaki popülaritem zayıflamaya ve benden konuşulmamaya başlandı. Kadınlar benden bahsetmiyor ve sadece kısırlarına odaklanıyorlardı. Oturduğum koltukta tarih sahnesinden siliniyordum adeta. Türlü taklalar atıp ilgiyi üstüme toplamaya çalıştıkça insanlardan çiğ bir gülümsemeden başka bir şey alamaz oldum. Üstelik diğer komşu çocukları da uslanmaya başlamıştı. Rekabet sürekli artıyordu. Gittiğimiz misafirliklerde koltuklarda put gibi oturan buda heykelciklerine benziyorduk ve Dalai Lama gibi bilge bir ifadeye sahiptik. Bir fırsat yakaladığım an bu uslu çocukların saçını çekip kıstırıyordum. Bana saldırmadan ağlamaya başlıyor “Beni hep dövüyorlar” diyordum. Çünkü amk yerinde benden uslusuna tahammülüm yoktu. Gel zaman git zaman uslu durduğum için istediğim oyuncaklar alındı. Ancak bu kez oynama yasağı kondu ve kutusuna konup vitrine kaldırıldı. Bir gelin gibi oynanmayı bekleyen bebegimi sadece misafir geldiğinde misafir çocuklarıyla oynayabiliyordum. Kanunlara karşı duruşum o zamanlara dayanıyor işte. Bir gece vakti vitrine tırmanıp gelin gibi süslenmiş bebeğimin kutusunu ekmek bıçağıyla açtığımda 7 yaşındaydım. Annem ertesi sabah bebeğimi oynamayayım diye evin en derin kuyularına atmıştı.Sonra o bebeği 20 yıl sonra buldum. Oturduğum koltuktan kalkıp kendimi evin içinde bebegimle oynarken buldum. Sonra koltuğa geri oturdum ve uslu uslu durmaya devam ettim. Şimdi kocaman bir kadınım ve uslu durmanin verdiği acıyı şimdi uslu durmadan yaşamaya basladim aferin bana oyun oynayalım mı?
karanfilli
Deli ,dolu , yaşam dolu, aşık, bıraksalar 24 saat müzik dinleyebilir hatta kulaklıklar yüzünden ölecek, anne,hayvansever,küfürbaz, yazar,çizer, boyar, bira manyağı, sigarayı bırakma yolunda ilerleyen işte benim karanfilli
https://gumusdis.com