Bugünlerde ruhum bedenime sığmaz oldu…Yine içimde aniden çekip gitme isteği, alıp başımı gitmek istiyorum. Saatlerce nereye gittiğimi bilmeden ayaklarımın adım atacak hali kalmayana kadar yürümek. Bu semt bu şehir dar geliyor ruhuma. Başka dünyalara gidebilsem keşke.
Bilmediğim bir dünyaya ve bilmediğim insanların dünyasına.
Ben hep böyleydim çocukkende ruhum bedenime sığmadığı zamanlarda çekip giderdim.
Saatlerce yürürdüm hava kararıp göz gözü görmez olunca geriye dönerdim…Ben üzüldüğüm zamanda çekip giderim o gözlerimdeki pırıltının yerini gözyaşlarım aldığında kimse görmesin onları diye. Çocuk ruhum büyüdü çekip gitme isteğimle birlikte…
En son çekip gittiğim gün saatlerce beni aramışlardı.Ben çekip gittimi kimse bulamaz beni tıpkı saklambaç oynayan çocuklar gibi.
En son çekip gittiğimde yağmurun altında saatlerce ağlayarak yürümüştüm. Kimseye aldırmadan, meraklı bakışları umursamadan gözyaşlarıma hiç tanımadığım insanları ortak etmiştim. Beni sevenler yüzümdeki gülümsemenin yokluğunu,gözlerimdeki pırıltının eksikliğini görmesinler diye kendi kendime kendi karanlığıma saklanarak yüreğimdeki acıyı yaşamıştım. Kimse bana gülen gözlerime acıyı,hüznü gözyaşını yakıştıramıyor..
İşte ben bu yüzden her üzüldüğümde çekip gitmelerdeyim.Kendi içime saklanıyorum bulamasınlar beni…
Yine içimde çekip gitme isteği aniden…
Kimbilir belki birazdan çekip giderim…