Anasayfa > Edebiyat > Şiir (Page 5)

Herkesin Alıp Gittiği, A. Barış Ağır

  “yalnızlıklar   Ben ne yalnızlıklar çektim sana varıncaya otobanlar otobanlar (…)   (…) ne yalnızlıklar çektim kimse bakmadı yüzüme   (…) Başkalarının şiirleriyle yaşadım (…)”   Herkesin Alıp Gittiği, A. Barış Ağır, Varlık Yay., İstanbul, 2009, s. 11   “(…)   allegra aşkın tınısı yatağım benim… kalbime kalbime vur”   agy s. 13   “öpsem seni   yanımda olsan upuzun öpsem seni bütün bahçeler dolunca ilkyazlarla kollarıma bıraksan kendini en güzel yerinden öpsem seni   şehirden geçtiğimizde ikimiz ellerini tutsam köprüler boyunca

Devamı

Barbarlık çağı bitti deme

Barbarlık çağı bitti deme Cazı hissediyorum Kaybolan Tanrı caz dinleyerek avunuyormuş New Orleans’ta[1] ve meğer Meryem kendi çocuğuyla baba bir kardeşmiş Dedektiften gizlenen büyük sır buymuş Ne film noir ama Büyük anlatılar çağı bitti diyebilirsin Biri yazılması yüzyıllar alan folklorik bir romandı Sonrakinde yazarlar anlatan adamı anlattılar hikayelerinde ve sonunda Tanrı kendi almış kalemi eline Kurgulardan sıkılmış olmalı ki anlatmayı

Devamı

Yalnızlıklar, Hasan Ali Toptaş

“(…) Ama, müfrezeler kocaman bıyıklarını (-ki, yüzde taşınan birer devletti bıyıklar) oynatarak kovarlardı beni; (…) Müfrezelerin peşimde olduğu kaçmamdan belliydi çünkü; koşmalıydım ben ve koşardım ve bir süre sonra koşa koşa, koşmak durmaya benzerdi. Durmanın dışında koşmak bulamazdım o anda; dururdum ve bir uçurum dolanırdı ayak bileklerime. Yalnızlık, uçurumları giyinmektir biraz da.” Yalnızlıklar, Hasan Ali Toptaş, İletişim Yay., İstanbul, 2012, s. 19,

Devamı

The Hollow Men, T. S. Eliot

https://www.youtube.com/watch?v=IPeHO1r8paU THE HOLLOW MEN T. S. Eliot (1925) I We are the hollow men We are the stuffed men Leaning together Headpiece filled with straw. Alas! Our dried voices, when We whisper together Are quiet and meaningless As wind in dry grass Or rats’ feet over broken glass In our dry cellar Shape without form, shade without colour, Paralysed force, gesture without motion; Those who have

Devamı

Ve Pasolini’nin paramparça cesedinden geriye Gramsci’nin Külleri kalır…

“GRAMSCİ’NİN KÜLLERİ I Mayısın değil bu kirli hava, karanlık yabancı bahçeyi daha da karartıp, kör pırıltılarla ışıtan… Tevere’nin girintilerini, Lazio’nun tepelerini büyük bir yarı çember gibi perdeleyen açık sarı damların üstündeki köpüklü gökyüzü… Yazgılarımız gibi sevgisiz bir ölüm indiriyor, güz mavisi eski duvarların üstüne. Dünyanın boğuntusunu taşıyor içinde, bir de, yaşamı yenilemek için tüketilen içtenlikli yoğun çabanın yıkıntılar içinde yittiği on yılın bitimini; sessizlik kısır ve

Devamı

Hareket Zili, Muhammed İkbal

“(…)İkbal’in ilk dönem Urdu şiirinde yer yer tasavvuf izleri de görülür. Ailesindeki tasavvuf geleneği, özellikle babası Nur Muhammed’in mutasavvıf birisi olması, çevre şartları ve benzeri sebeplerden tasavvufla ilgili konular İkbal’in şiirinde yer yer görülür. (…) (…) Avrupa’da geçirdiği süre içinde İkbal’in fikirleinde önemli değişimler gerçekleşir. Bunlardan biri de şiir konusunda olur.

Devamı

“Sekiz Kitap”tan Seçmeler, Sohrab Sepehri

“(…) Beni, olmak acısıyla yalnız bırak. (…)” “Sekiz Kitap’tan Seçmeler, Sohrab Sepehri, Çev: Nazila Hamedan – Nejad, Epos Yay., Ankara, 2008, s. 24 “(…) Her kargaya, bir çam ağacı vereceğim. (…)” agy s. 83 “(…) Karakavakların ardında temiz bir gaflet vardı, beni çağıran. (…) Bir su kenarında çarıklarımı çıkardım ve oturdum, ayaklarım suda: ‘Ben ne yeşilim bugün ve bedenim ne kadar uyanıktır! (…) hayat boş değil: şefkat var,

Devamı

Işık

“IŞIK (Gayatri* Tercümesi) Ey ışık, Dünyanın ruhu ve canısın sen Varlık alemi defterinin şirazesisin sen. Var ile yokun ortaya çıkış sebebi sensin Varlık yokluk bağında yeşilliğin sebebi sensin. Bu unsurlar temaşasının varlığı seninledir Her şeydeki yaşam talep etme arzusu seninledir. Her şey senin cilve saçmanla varlığını sürdürür, Senin bu yakış ve yapışın baştan ayağa hayattır. Kastım olan ışık dünyada nurdur Kalptir,

Devamı

Yaşamak Şart Değil; Şart Olan Şey, Yaratmak

Başıboş Bir Yolculuktan Notlar, Fernando Pessoa (4) “182 Yazamayacağımı belirtmek için yazıyorum size. -Armando Cortes-Rodrigues’e mektup (1915)” Başıboş Bir Yolculuktan Notlar, Fernando Pessoa, Der. ve Çev: Işık Ergüden, Kırmızı Kedi Yay., İstanbul, 2015, s. 49 s. 77 “Ne kötülük ettim ben tanrılara? Hakikat onlardaysa, kendilerine saklasınlar! -Fernando Pessoa, Lisbon revisited” agy s. 81 “199 Konuşmak, başkalarına fazla saygı duymak demektir.

Devamı