“(…) Çünkü mutsuzlar bencil, kinci ve acımasız olurlar, kolaylıkla haksızlık yaparlar, birbirlerini anlamayacak kadar ahmaklaşırlar. Mutsuzluk insanları birleştirmez, birbirinden koparır; üzüntülerin benzer olduğu, karşılıklı yakınlaşmanın beklendiği durumlarda bile hallerinden oldukça memnun insanlarda görülenden daha çok haksızlık, kötülük yaparlar.
(…)”
Seçilmiş Öyküler, Anton Çehov, Der ve Çev: Mehmet Özgül, Everest Yay., İstanbul 2012, s. 184, 185
“‘(…) Davranışlarım arasında hangisinin doğru, hangisinin yanlış olduğunu ayırt edemediğim için sürekli kaygı duyuyorum. gerek yaşama koşullarının, gerekse gördüğüm eğitimin beni sıkı bir yalan çemberinin içine hapsettiğinin bilincindeyim. O bakımdan bütün yaşantım, hem kendimi hem başkalarını kandırmaktan, üstelik bunun farkına varamamaktan ibaretmiş gibi gelir bana. Yaşadığım sürece bu yalandan kurtulamayacağımı bildiğim için büyük bir korkuya saplanmış bulunmaktayım. Bugün bir şey yaptıysam yarın bunu niçin yaptığımı anlamıyorum. Petersburg’da bir devlet görevine girmiştim, içimdeki korkuya dayanamayıp oradan çıktım; burada çiftçilikle uğraşmaya başladım, ama şimdi gene korku içinde kıvranıyorum… Biz insanların çok az şey bildiğimizi görmekteyim; işte bu nedenle sık sık yanılgıya düşüyoruz, başkalarına haksızlık edipiftirada bulunarak adamlara yaşamayı zehir ediyoruz, bütün enerjimizi hiçbir işe yaramaz yaşamımızı zorlaştıran saçmalıklara harcıyoruz. Bakın azizim, insanları kesinlikle anlamıyorum, oyüzden herkesten korkuyorum. Köylülere bakarken de kurtulamıyorum korkudan. Bu insanlarhangi yüce amaç uğruna acı çekiyorlar, neden yaşıyorlar? Yaşamak bir zevkse bence hiçbirinin yaşamasına gerek yok. Eğer yaşamın amacı, anlamı sürekli yoksulluk, kurtuluş umudu olmayan bir cahillik içinde debelenmekse niçin durmadan işkence çektiklerini anlamak olanaksız. Yeryüzünde anladığım tek olay, tek varlık yok, azizim. (…)’
(…)
“‘(…) İşte böyle azizim, sıradan olaylardan ödüm patlıyor, düşünmekten korkuyorum. Oysa ortada korkacak bir şey yok. Ben de ne yapıyorum?’ Düşünmemek için durmadan bir şeylerle uğraşıyorum, geceleyin kütük gibi yatıp deliksiz bir uyku uyuyayım diye kendimi yorgun düşürmeye çalışıyorum. Başkaları için çoluk çocuk olağan şeylerdir, oysa benim açımdan onlara dayanmak öylesine güç ki!”
(…)”
agy s. 294, 295
selamlar, artık yeni yayınlanan kitapları http://epubkitaphanecim.blogspot.com.tr/ bu adresten takip edermisiniz. Desteğiniz için cok tesekkur ederim. BU arada yeni blog hakkında görüşünüzü mail atarsanız sevinirim.
Saygılarımla
Sizede merhabalar, siteniz guzel, karsilikli bir tanitim yazisi yayinlayabiliriz isterseniz.