Anasayfa > Barış Kahraman (Page 13)

Kurgu Sarmalı 5

V Birkaç bira daha içip çıktım bardan. Eve varınca ilk iş banyoya gidip yüzümü yıkamak oldu. Yüzüme bakınca içimi bir tiksinti kapladı. Gözaltları torba torba olmuş, gözleri kan çanağına dönmüş, yüzü şişmiş, saçı başı darmadağın, yanakları bazı köpekler gibi sarkmış bir berduştu karşımdaki. Nasıl olmuştu da bu noktaya gelmiştim. Hangi hatalar beni bu

Devamı

Kurgu Sarmalı 4

IV Felsefe bölümünü kazanıp bu şehre geldiğim ilk aylardı. Kasabadan ve ailemden uzakta olmak beni hem korkutuyor hem de heyecanlandırıyordu. Korkuyordum, çünkü o zamana kadar kasabada herkesin sevip saydığı bir adamın oğlu olarak etrafımda beni koruyan bir haleyle dolaşmıştım. Şimdiyse ilk defa kimsenin beni tanımadığı yabancı bir şehirdeydim. Heyecanlıydım, çünkü içindeyken

Devamı

Kurgu Sarmalı 3

III Bütün bunları yazarken fark ediyorum ki yazı yazmak gerçekten de zor bir uğraş. Çünkü insan yazı yazarken sadece kendisine değil bütün bir insanlığa hesap veriyor ister istemez. Bugüne kadar tarihte kimsenin yalnızca kendisi için bir şeyler yazmış olabileceğini düşünemiyorum. Örneğin Kafka’nın ölmeden önce dostu Max Brod’a yazdıklarını yakmasını vasiyet ettiği

Devamı

Kurgu Sarmalı 2

II Mesudiye’nin sevilen avukatı Mustafa Bey, kasabada herkesin sevdiği ve saydığı bir insandı. Kasabada zengin fakir herkes hukukisinden özeline kadar bütün meselelerini ona danışırdı. Babamın bu saygınlığa sahip olmasının bir çok sebebi vardı. Bir kere kesinlikle iyi bir avukattı; öyle ki doğduğu bu topraklarda kök salmayı tercih etmemiş olsa, memleketin sayılı

Devamı

Kurgu Sarmalı 1

KURGU SARMALI I “Biliyorsun, kaybetmesi gereken biri vardı ve o da sen oldun.” Ergenlik dönemimde –sanırım on yedi yaşlarındayken– bir öğle vakti uykuyla uyanıklık arasında yatağımdayken babam başucumda böyle demiş gibi gelmişti bana. Sonra gözlerimi açıp baktığımda kimseyi görememiştim. Ya kafamda duymuştum bu sözleri ya da gerçekten babam yatağımın başucunda söyleyip gitmişti

Devamı

Şiirden Sızan İnce Ka n (Müntehir ve Maktul Şairler Üzerine Günceler) 51. Son Bölüm

Ve ararken yakalandım Kayıp otobüsünde Kendi resmimi  Zafer Ekin Karabay Karabay’ın şiiri toplumsal sorunları es geçmeyen onları derinden yaşayan bir şiirdir. Çünkü insan hem ülkededir hem de ülkedir ve Kuytuda Unutulan şair “Kendi başına yetim, yetim başına kederli bir ülkedeyim./ Belki çıkmaz bir sokaktır yüreğim” der. Suskunluk Ülkesinde İhtilalden yanadır: “Her insan bir ülkedir/

Devamı

Hayat, Oyun ve Yazı

Hayat bir oyundur ve bu oyuna karşı ciddiyetinizi kaybederseniz bir ironiye dönüşmeye başlarsınız. Oyunun ciddiyet gerektirdiğini de Gadamer’den öğrendim bu arada. Hani oyun hep ciddiyetsizlikle bağdaştırılır ya. Gadamer haklı olarak oyuna karşı ciddiyetinizi kaybettiğiniz anda oyundan zihnen çıkacağınızı hatta bir oyunbozana dönüşeceğinizi söylüyor. İşte siz ona karşı ciddiyetinizi kaybettiğiniz an

Devamı

Müntehir ve Maktul Şairler Üzerine Günceler 50

Bir Huylanışın Öyküsünde Çiçek’in epilepsi hastalığının izini görürüz: “süreli nöbetlerle/ köpükten giysiler biçip ağızlara/ çarpmalarla geliyordu sara”[1]. Sağcı şairin Canlar şiirinde ise solcu esintiler; sol söylemin literatürü hakimdir sanki. “umut kesilmiyorsa dostlarım” der bu şiirde Çiçek “kesip/ barikatlar kurarak kangrenli gövdemizden/ şurda güneşe ne kaldı”[2] Oysa Satranç Dersleri şiirinde reddettiklerinden

Devamı