Anasayfa > Edebiyat (Page 27)

Alfa ve Omega

Alfa ve Omega Aslolan sessizlikti. Tahammül edemezlik kendine Alfa ve Omega adını verdi. Oysa o da her şey gibi ‘ve’ydi. ‘Ve’nin içindeki kan ‘Ben’ diyor Kendine hep yeni isimler buluyor İnsan sessizliği hep kendi sözleriyle bozuyor Çün sessizlik hep susar hep mağrurdur üzerindeki çığlıkları kulağı kapalı yutan yaşlı okyanus gibi Barış Kahraman, Karganın Günlükleri, Kurgu Kültür Yayınları, Ankara, 2014, s.118

Devamı

Şaman İmgesi Üzerine Sayıklamalar

“… Şaman olmaktan kaçınan kimse sonunda ya delirir, ya da ölür.”(Cemal Şener, Şamanizm, Etik yay, İstanbul, 2001, s.22) Bütün sayıklamaları ölmemek içindir şamanın ve edebiyatın çoğu da bu sayıklamalardan oluşur. Sayıklama bir tür kendi kendine konuşmadır bilinçsizce. Tıpkı rüyalar gibi… Birisine değil kendi kendinedir. Sayıklayan sözlerini dizginleyemez, düş gören düşünü. Zorunlulukla

Devamı

Kurgu Sarmalı 22 (Son Bölüm)

XXII Hemşirenin silkelemesiyle gözlerimi açtım. -Tahir! Uyan hadi, Tahir “Tamam” dedim başımdan gitmesi için “Tamam, uyandım.” “Günaydın” diyerek diğer hastaları uyandırmaya koyuldu.Öyle yorgun ve uykulu hissediyordum ki yataktan nasıl kalkacağımı bilemiyordum. Gözlerim tavanda öylece kalakalmıştım. Koridordaki hoparlörden Amelie filminin müziği geliyordu. Şu andaki konumumuza uymayan bir iyimserlik.Neden sonra zorda olsa doğrulup yatağın kenarına

Devamı

Kurgu Sarmalı 21

XXI Uyandığımda güneş yeni doğuyordu.Üzerinde yattığım kumları hissediyordum.Gözlerimi açacak gücü bir türlü kendimde bulamıyordum. Gözlerim kapalı küçük dalgaların seslerini dinliyordum. Ne olmuştu bana?Neredeydim? Gözümü açtığımda burnunun dibinde bir serçe ölüsü vardı. Kafasında kan vardı;galiba kulaklarında. Önce kuşların denize doğru düşüşünü hatırladım;sonra Adnan’ın ‘çığlık’ atışını.Ellerimi kulağıma götürdüm .Kulağım pıhtılaşmış kanla dolmuştu.Yüzüm de kan

Devamı

Kurgu Sarmalı 20

XX Karakol binasından Adnan’la beraber çıktığımızda güneş ufka doğru yaklaşmaktaydı.İkimiz de konuşmuyorduk.Hava sıcaktı;deniz ve gökyüzü pırıl pırıldı.Hafif bir meltem esiyordu ılık ılık.‘Şimdi senden özür dilemem mi gerekiyor?’dedim .Adnan gülümsedi.‘Buna hiç gerek yok.Alkol insana her şeyi yaptırabiliyor.’dedi -Peki şimdi ne olacak? -Ne ne olacak? -Yani biz…melike… -Biliyorsun o benim karım. Olduğum yerde durdum;Adnan da durup bana döndü. ‘O

Devamı

Kurgu Sarmalı 19

XIX Karakolda bizi komiserin odasına götürdüler. odaya girince komiser bizi şöyle bir süzdü ve onları getiren polise döndü:‘Vukuat mı var?’ -Bu adam barda olay çıkarmış ve birisini de fena halde dövmüş komserim. -Ne demek fena halde? -Hastaneye kaldırdık.Durumu ciddi komserim. Bunu duyan komiser bana daha bir ilgiyle baktı.Sonra ilgisi Melike’ye yöneldi. -Peki bu hanım kim? -O da

Devamı

Kurgu Sarmalı 18

XVIII O günün akşam üstü Melike’yle beraber sahilde yürüdük .Çoğunlukla sessizdik.İkimiz de gergin ve düşünceliydik. “Buradan gidelim,Tahir” dedi “Sinirlerim çok gergin.Ankara’ya dönelim.Annemi de görmek istiyorum.” “Hayır,Melike gitmeyeceğiz.” dedim “Ankara’ya gidince bu heriften kurtulabilecek miyiz sanki.” Başını önüne eğip yürümeye devam etti. “Ve bu akşam yine o bara gideceğiz.”diye ekledim.Korkuyla durup bana

Devamı

Kurgu Sarmalı 17

XVII Sabahın erken saatleriydi ve sahilde benden başka kimse yoktu.Deniz sahile vuran minik dalgalar dışında dümdüzdü.Bu görüntünün insana huzur vermesi gerekirdi ama benim boğazımda bir türlü yutkunamadığım bir sıkıntı var gibiydi .Neredeyse bütün kaslarım gergin bir halde kumlara oturmuş bir yandan kumları eşeliyor bir yandan da kafamı toplamaya çalışıyordum.Ne olmuştu yani

Devamı